Henüz 25 yaşında öldürülmüştü, özellikle de silikon vadisinde gerçekten de parlak bir geleceğe hazırlanıyordu. Sonbahar aylarının müjdecisi olan Eylül ayının bir günü işten çıktı ve kendisini gören bir daha asla olmadı. Daha önceden iki defa yargılanan şüpheli ise her iki davada da serbest kaldı. Ancak geçen ona yıldan sonra geçen hafta kimsenin beklemediği bir durum ortaya çıktı. Tam 30 yıllık bir sır ve tekrardan açılan cinayet dosyası hakkında okuyacaklarınıza inanamayacaksınız.
Adobe Systems’ın son derece başarılı bilgisayar mühendisi Laurie Hoyts, 1992 yılının Eylül ayında Mountain View şehrindeki işyerinden yaklaşık olarak 1,5 kilometre kadar uzakta bulunan California şehrinde bulunan şehrin en büyük çöplüğünün yakınlarına durmakta olan bir arabanın içinde ölü olarak bulundu.
Houts o dönem 25 yaşındaydı ve boğularak hayata veda etmişti. Ayrıca o anda boğulmasına neden olan ip ise halen daha boynundaydı. Bunun yanında el çantası arabasından sadece birkaç metre ileride bulunmuştu.
Olay yerine gelen inceleme ekipleri arabanın ön camının iç tarafında bir takım ayak izleri buldular. Bu ayak izleri aslında kadının katile teslim olmama konusunda gerçekten de ciddi bir mücadele verdiğini gösteriyordu. Bulunan bir diğer önemli kanıt ise arabanın üzerindeki parmak izleriydi. İşte bu parmak izleri de John Woodward’a aitti.
Şu an için 58 yaşında olan Woodward ise oldukça küçük bir çevrimiçi eğitim şirketinin CEO’su ve aynı zamanda da başkanı konumunda. O dönemlerde Silikon Vadisi içinde kendine yer edinmeye çalışan oldukça hırslı olan bir gençti. Houts’un erkek arkadaşı ile birlikte kendileri de aynı evde kalıyorlardı, yani bu durumda maktul olan kişinin şüpheliyi tanıması da gayet doğaldı.
Ancak ortada gerçek anlamda ciddi bir sorun bulunuyordu. O da araçta bulunan parmak izlerinin arabanın kaportasıyla sınırlı kalmasıydı, arabanın iç bölümünde ise şüpheliye ait olan herhangi bir parmak izi de bulunamamıştı. Yani bakıldığı zaman Woodward arabasının dışına temas ettiği elbette ortada olan bir durumda ancak aracın içine girdiğini gösterecek herhangi bir delil ise ortada yoktu.
Ancak buna rağmen polis Woodward’u yakın temasa aldı. Hatta Houts’un erkek arkadaşı aracılığıyla Woodward’a daha hızlı ulaşabilme adına işlemler de yapıldı.
Poliste bulunan kaynaklara göre, Woodward kendisini telefonla arayan ev arkadaşıyla konuşurken Houts’u öldürdüğünü kabul etmişti, yani biliyordu. Ancak bunun yerine polise benim öldürdüğüme dair kanıt yok, ne var ki? diye sormuştu. Ancak buna rağmen Woodward‘u Houts’un öldüğü gece gören herhangi birinin olmamasından dolayı da şüpheler giderek kuvvetleniyordu.
İki Defa Yargılanmasına Rağmen Serbest Bırakıldı
Genç adam bu nedenle de aynı yıl içinde polis tarafından gözaltına alındı. Ancak savcılık Woodward’un ev arkadaşına biraz platonik anlamda aşk hissettiğini ve bu yüzden de Houts’u belki de aradan çıkarmak istediğini iddia etmekteydi. Ancak elde gerçekten de o dönem için parmak izi dışında delil de yoktu.
Ancak en sonunda Woodward, hâkim karşısına çıktı ancak mahkeme süreci ciddi anlamda tartışmalara neden oldu ve gerçek tam 30 yıl ortaya çıktı. DNA örneklerinden yola çıkıldı ve Woodward suçunu itiraf etti.